TÜRK DÜŞMANLIĞI, AVRUPA’YI İÇTEN İÇE KEMİRİYOR
ERDOĞAN NEFRETİ İLE YOK OLACAKLAR.
Avrupa’da son yıllarda artan Türk düşmanlığının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığına dönüştüğü ortaya çıktı.
Son yıllarda artan ırkçılığın, yabancı düşmanlığının, İslam düşmanlığının ve özellikle Türkiye ve Erdoğan düşmanlığının Avrupa için kanser gibi büyük bir hastalık haline geldi.
Türk düşmanlığı, İslam düşmanlığı Avrupa’yı içten içe kemiriyor.
İsveç’te PKK’lılar alçakça bir eylem yaptılar.
PKK/YPG yanlıları İsveç’te Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef aldı!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın maketini sallandırarak tehditler savurdular.
Yaptıkları tek kelimeyle iğrençlik.
İsveç’in verdiği tüm sözlere rağmen bu alçaklara alan açması ise daha beter bir iğrençlik.
İsveç’in başkenti Stockholm’de belediye binasının önünde Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın maketini kurdukları darağacında sallayanların sadece üç beş terörist artığı olduğunu mu sanıyorsunuz? Hayır.
Eğer İsveç ensesinde Rus tehdidini hissetmeseydi, bu alçak saldırıyı bütünüyle görmezden gelirdi. Çünkü onlara göre de Erdoğan “Türkiye’nin başından gitmeli.” Çünkü Erdoğan kaldıkça, Türkiye Batılıların kontrol edemediği bir ülke görünümüne her gün biraz daha kavuşuyor.
Afrika ve Asya’yı sömürerek kurdukları zulüm düzenine karşı direnebilen tek liderin Erdoğan olduğunu görüyorlar.
Türkiye’nin savunma sanayiinde gerçekleştirdiği devrimleri dehşetle izliyorlar.
Koalisyon hükümetleriyle zayıf bıraktırdıkları, başını her kaldırdığında, satın aldıkları sözde askerlerle darbe yaptırdıkları eski Türkiye artık geride kaldı.
Bugün milletinin hizmetinde, namlusunu düşmana çevirmiş bir Türk Ordusu var, tıpkı tarihte olduğu gibi.
Sakarya’da Dumlupınar’da önlerinde dağ gibi durup Sevr’de yaptıkları planları paçavraya çeviren Mehmetçik’in, bugün yıllardır elleriyle besledikleri terörü inlerinde yok ettiğini görüyorlar.
Yüz yıllık planları çöktü. Nasıl karalar bağlamazlar?
Türkiye’nin sadece askeri açıdan değil, siyasi liderliği sayesinde diplomatik alanda da nasıl güçlendiğini endişeyle izliyorlar.
İsveç’in NATO’ya girme talebine rağmen PKK ve FETÖ’ye olan desteğini çekmemesinin sebebi, ülkemizde birkaç ay sonra seçimlerin yapılacak olması.
Tüm ümitlerini tıpkı Biden gibi 6’lı masaya bağlamış durumdalar. Çünkü 6’lı masaya göre Erdoğan, İsveç ve Finlandiya karşısındaki tutumuyla NATO’yu esir almış durumda.
Bununla da yetinmiyorlar. Türkiye’nin İsveç’ten talep ettiği teröristlerle ilgili “Kimin iktidar tarafından hangi temelde ‘terörist’ olarak tanımlandığında yeniden bakmak gerekir” diyorlar.
Fazla söze gerek yok. Belli ki FETÖ’cü ve PKK’lı teröristler masanın pek çok bileşeni için terörist değil.
Parti binasından bölücüleri incitmemek için Türk bayrağını kaldıran, Türk Milleti ifadesini Anayasa’dan çıkarmayı vaat edenlerden başka ne beklenir ki?
Rus işgalinden korkan İsveç’i daha önce de kurtarmıştık.
Rus Ordusu karşısında mağlup olan İsveç Kralı Demirbaş Şarl 1709’da Poltova’da 1.500 askeriyle bize sığındığında kapılarımızı açmıştık.
Bu çirkin saldırılara göz yuman, terörü besleyen İsveç’i şimdi kim kurtaracak Putin’in hışmından? Rusya’nın bir eyaleti olduğunda mı anlayacaklar Türkiye’nin dostluğunun kıymetini?
Cumhurbaşkanımız İsveç-PKK ortaklığında sergilenen bu çirkin tiyatro karşısında ne mi yapıyor?
Bir gram bile umursamıyor.
O devasa hizmetlerine bir dakika bile ara vermeyerek bu kirli ittifaklara en güzel cevabı veriyor.
Son olarak cuma günü “dünyanın en büyük alana yayılmış üçüncü kütüphanesini” İstanbul’a kazandırmanın mutluluğunu yaşıyordu.
III. Mustafa’nın inşa ettirdiği, bir dönem Asakir-i Mansure-i Muhammediye’nin karargâhı olan Rami Kışlası’nı büyük bir restorasyonla ayağa kaldırdı ve 2,5 milyon kitabın olduğu bir ilim merkezine dönüştürdü.
Asırlarca sınırlarımızı muhafaza eden ordumuza hizmet veren bu bina, artık ilmin muhafızlarına hizmet edecek.
Teşekkürler Erdoğan.
