ERDOĞAN’IN BÜYÜME YOLCULUĞUNDA ‘BAĞIMSIZLAŞMA MÜCADELESİ ’
Yazar: Hasan ALPARSLAN İktidara geldikleri ilk günden itibaren, ülke ihtiyaçları ve gerçeklerine uygun bir ekonomi politikası izlediklerini belirten Erdoğan, “Bizi kendi istedikleri çizgiye çekmek isteyenlerin kur, faiz oyunlarına prim vermedik, vermiyoruz” dedi…
Erdoğan, “Büyüme yolculuğumuzda yatırım, üretim, istihdam, ihracat hep önceliğimiz oldu.
Felaket tellallarına, mandacı iktisatçılara, ekonomik tetikçilere aldırış etmeden hedeflerimize yürümeyi sürdüreceğiz” diye konuştu…
Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkmenistan dönüşü uçakta gazetecilerin sorularına yanıtladı.
Hiçbir zaman faizin yükseltilmesini savunmadığını hatırlatan Erdoğan “Farklı düşünenler çıksa da Tayyip Erdoğan aynı noktadadır. Asla bu konudan taviz vermem” dedi.
Asgari ücrette kimsenin mağdur edilmeyeceğini vurgulayan Erdoğan, stokçuluk yapanların üzerine kararlılıkla gidileceğini söyledi. Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:
Türkmenistan’la 9 anlaşma
“Türkmenistan Devlet Başkanı Sayın Berdimuhamedov’un davetine icabetle yaptığımız ziyareti verimli bir şekilde tamamladık. 27 Kasım’da öncelikle ziyaretimizin ikili boyutunu icra ettik. 28 Kasım’da da Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 15. Liderler Zirve Toplantısı’na iştirak ettim.
Özellikle enerji, ulaşım, ticaret, eğitim, güvenlik, altyapı alanlarında münasebetlerimizi ilerletme gayreti içerisindeyiz. İkili ticaretimizi en kısa sürede 5 milyar dolara ulaştırma hedefini koyduk. Atacağımız ortak adımlarla bu hedefe ulaşacağımıza yürekten inanıyorum.
İkili ilişkilerimizi geliştirme irademizi gösteren ortak bildiriyle beraber bu seyahatte toplam 9 anlaşma imzaladık.
Ayrıca ülkelerimizi ilgilendiren bölgesel ve küresel konularda fikir teatisi yaptık. Kıymetli dostum Sayın Berdimuhamedov ile işbirliğimizi her alanda ilerletmekte kararlıyız.”
Kur, faiz oyununa prim vermedik, vermiyoruz
‘Bağımsızlaşma mücadelesi’
“İktidara geldiğimiz ilk günden itibaren, belki de tarihimizde ilk kez kendi ihtiyaçlarımıza, önceliklerimize ve gerçeklerimize uygun bir ekonomi politikası izledik.
Buna da aynı kararlılıkla devam ediyoruz. Yani biz ekonomik olarak da bağımsızlaşma mücadelesi verdik.
Bu adımları attıkça, içeriden dışarıdan vesayetçilerin dirençleriyle, ekonomimize yönelik türlü saldırılarla karşılaştık.
Bunların her birini milletimizle birlikte bertaraf ettik. Bizi kendi istedikleri çizgiye çekmek isteyenlerin kur, faiz oyunlarına prim vermedik, vermiyoruz.
Büyüme yolculuğumuzda yatırım, üretim, istihdam, ihracat hep önceliğimiz oldu. Felaket tellallarına, mandacı iktisatçılara, ekonomik tetikçilere aldırış etmeden hedeflerimize yürümeyi sürdüreceğiz.
Bu ülke bizden önceki yıllarda dünya ortalamalarının çok üstünde oranlarla, yüksek maliyetlerle borçlanmak zorunda bırakıldı. Bu bağımlılık demekti. Ekonomik olarak bağımlı bir ülke kendi politikalarını elbette hayata geçiremez.
Belirlenmiş çizginin dışına çıkmaya çalıştığınız zaman karşılaşacağınız şey şantajdır. Buna karşı koyacak dirayetiniz yoksa istikrarsızlığa mahkûm edilirsiniz.
İşte biz ülkemizi bu durumdan kalıcı olarak kurtarmak için son 19 yılda sergilediğimiz güçlü siyasi irade ve özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sayesinde bu mücadeleyi gösterebilecek dirayete, imkâna kavuştuk.