HEP HALKTAN YANA OLDU, BÜYÜK SİYASETÇİ SÜLEYMAN SOYLU !.

Anlaşılan o ki, çok iyi yönetilen bir süreçte yaşanan tatsız görüntülerin sorumluluğunu üzerine almayı ve buradan hükûmetin çabasına leke düşmemesini yeğlemiş Süleyman Soylu.

Bu, dava adamlığı samimiyetinin göstergesiydi.

Lakin…

Şu da bir gerçek ki, yasak ne zaman açıklanırsa açıklansın mutlaka eleştiriler gelecek, özellikle muhalefet, hangi karar verilirse verilsin, bunun üzerinde tepinecekti.

Dünyanın en medeni ülkesinde marketlere, dükkânlara hücum oldu.

Tabii oralarda kimse halka hakaret edip küçümsemiyor.

Eleştiri tamam ama insan doğasını da biraz anlamak lazım!

Koronavirüs hepimizi derinden etkiliyor.

Günlük hayatımıza etkilerini hep beraber yaşıyoruz.

 İnsanlar sokağa çıkma yasağı ilan edilir diye iyi niyetle hareket edebiliyorlar.

Çünkü sürecin nereye gideceğini bilemiyoruz.

Kimse bilemiyor.

Dünyanın en iyi bilim insanları, en güçlü devletleri çaresiz durumda!.

Elbette bizim gibi inançlı insanlar için çaresiz olmak diye bir şey yok.

Er ya da geç aşısı bulunacak. Ve hepimiz rahatlayacağız.

Devletimiz bu konuda yani koronavirüsle mücadelede elinden gelenin en iyisini yapıyor.

Başkan Erdoğan liderliğinde bakanlarımız ve diğer devlet yetkilerimiz var güçleriyle çalışıyorlar. Süleyman Soylu, Fahrettin Koca bu süreçte öne çıkan bakanlarımız.

Tabii diğer bakanlarımız da peş peşe yapıcı kararlara imza atıyorlar.

İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu büyük siyasetçi olduğunu bu süreçte bir kez daha gösterdi.

Hiç mırın kırın etmedi.

Her soruna yetişmeye, her işi çözmeye çalıştı.

Soylu hep halktan yana oldu.

Gelen en sert eleştirileri bile kabul etti.

Süleyman Soylu cumhuriyet tarihinin gelmiş geçmiş açık ara en iyi İçişleri Bakanı olduğunu bir kez daha gösterdi.

Haftalardır ısrarla büyük şehirlerde uzun süreli sokağa çıkma yasağı isteyen, ekonomik hayatın büsbütün durması için çabalayan, vaka ve ölüm sayısı artsın da oy devşireyim diye ellerini ovuşturan bir muhalefete yaranabilmek zaten mümkün değildi.

Ancak, bu eleştiriler sadece muhalefetten gelse Süleyman Soylu istifa noktasına varmazdı.

Bu zorluğu göğüslemede parti içinde yalnız bırakılma duygusu ve hatta içeriden eleştiriler de bu kararda etkilidir mutlaka.

Nitekim Soylu’nun istifa açıklaması duyulur duyulmaz sosyal medya âdeta yıkıldı.

Cumhurbaşkanımıza milyonlar ‘istifayı kabul etmeyin’ çağrısı yaptı.

Neyse ki, Soylu’nun tek taraflı olduğu belli istifasını Cumhurbaşkanımız yırtıp attı ve “Göreve devam” dedi.

Şu bir defa daha görüldü ki, bu millet kendisi için gecesini gündüzüne katan, davasına sımsıkı sahip çıkan, kendisiyle ağlayıp kendisiyle gülen, kimsenin karşısında eğilip bükülmeyen, eli kanlı terör örgütlerine karşı dimdik durup, sözünü de, gücünü de esirgemeyenlere sahip çıkıyor.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ı da güçlü kılan bu duruşu değil midir?

Zor zamanlarda verilen imtihanı, bu millet unutur mu hiç!

Birileri şimdi de bunun üzerine çemkirecektir ama hiç önemli değil.

Halkı küçümsemek, onlara lakap takmak AK Parti’nin hiçbir zaman yaptığı bir iş olmadı.

Başkan Erdoğan oy kaybı yaşadığı zamanlarda bile, “Mesajınızı aldık” dedi.

“Ne olursa olsun hata bizimdir. Kendimizi sorgulayacağız” dedi.

Süleyman Soylu da benzer açıklamalar yaptı.

Bizim halkımız kanunlara riayet eder.

Devletin koyduğu nizama uyar.

Devletine asla kötülük yapmayı düşünmez.

PKK, FETÖ ve diğer terör örgütleri mensupları hariç.

Nitekim “Evde kal” çağrısına halkımızın çoğunluğu uyuyor.

Avrupa ülkelerinde mesela İspanya’da sokağa çıkma çağrısına uymayan çok kişi tutuklandı. Para cezaları kesildi.

Devletimiz koronavirüsle mücadeleyi çok iyi götürüyor.

Bazen nazar boncuğu minvalinde yol kazaları olabiliyor..

Çok şükür, bir badire daha ‘dava arkadaşlarını’ kimseye yedirmeyen Cumhurbaşkanımızın ferasetiyle atlatılmıştır.

Çünkü bu milletin sadece virüs değil, ondan çok daha illet belaları vardır.

Puslu hava bekleyen Türkiye düşmanları ellerini ovuşturarak dün gece yeniden sevinç çığlıkları atmışlar ama, şükürler olsun ki bir kere daha avuçlarını yalamışlardır.

Bu saatten sonra muhalefetin ne diyeceğine dönersek…

İçişleri Bakanı -hata olup olmadığı bile tartışılır- iki saatlik süreç için istifasını açıklarken…

Onlar haftalardır milleti toplu taşımada neden üst üste taşıdılar, virüsün yayılmasını önlemek için hangi tedbirleri aldılar, bu süreci Türkiye’nin daha kolay atlatması için ne yaptılar, bunun hesabını versinler önce.