Planlı, kurallı, kimlikli Antalya! – Mustafa Kazım Aydın Yazıları

Haber, ‘‘Büyükşehir Belediyesi’nin Manavgat ve Kemer’de hizmete açtığı Katı Atık Transfer İstasyonları’’ ile ilgili.  Metin şu cümle ile başlıyor:

‘‘Antalya Büyükşehir Belediyesi, Başkan Muhittin Böcek’in planlı, kurallı, kimlikli Antalya hedefi doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor. Büyükşehir Belediyesi’nin Manavgat ve Kemer’de hizmete açtığı Katı Atık Transfer İstasyonları hem kazanç hem de temiz bir çevre sağlıyor.’’

Katı atık transfer istasyonu denilen tesisler, ‘‘küçük hacimli araçlarla toplanan katı atıkların daha büyük hacimli araçlara aktarıldığı’’ yapılardır. Küçük çöp araçlarıyla toplanan katı atıklar, bu tesislerde ön ayrıştırma yapılarak ya da yapılmadan büyük kamyonlara (TIR) aktarılarak, işleme veya depo yerlerine taşınır.’’ Bu, toplanan atıkları taşıma maliyetini düşürmek için de bir zorunluluktur.

Bunları, yapılan hizmeti küçümsemek için değil, işin ne olduğu bilinsin diye yazdım; yoksa hizmetin büyüğü küçüğü olmaz. Ancak haberin giriş cümlesi, iki katı atık transfer istasyonunu duyurma amacına ve Antalya’nın durumuna göre fazla iddialı görünüyor…

Ne mi var Antalya’nın durumunda?

Gidebildiğim ve gördüğüm kadarıyla belediyenin sorumluluğundaki plajlarda, yasalara aykırı olarak yapılmış parsellemeler (bence peşkeş ve işgal) sürüyor. Şehir içindeki park yasakları ihlalinden ve kaldırım işgallerine, su zamlarından ulaşım yetersizliğine değişen bir şey yok.

En önemlisi de il merkezinde doğmakta olan iki yeni Antalya’nın geleceği…

Bunlardan biri Ermenek ve Altıntaş mahallelerini kapsayan bölge, diğeri Kırcami…

Ermenek ve Altıntaş mahallelerini kapsayan alanda yapılaşma son hızla sürüyor. Neredeyse her hafta birkaç blok yükseliyor. İnşaatlar plana göre yapılıyor da aksayan ayaklar var.

Toz yutmayı göze alarak şöyle bir bisiklet turu yaptım, durum hiç iç açıcı değil. Devasa siteler günden güne doluyor, fakat yol başta olmak üzere altyapı sıfır. Bazı site sakinlerine ve müteahhitlerden edindiğim bilgiye göre, kondu dönemindeki yollar dışında toprak yol bile yok, kanalizasyon yok.

Muhtemelen kısa zamanda yüz binin üzerine çıkacak olan nüfus uzunca süre toz ve çamurla boğuşacak. Lağımları vidanjör filolarıyla alınacak. Su ve arıtmada ortaya çıkabilecek yetersizlikler ayrı bir konu…

Sorunlar aşılıp inşaatlara başlanırsa Kırcami de benzer sıkıntılara gebe görünüyor.

‘‘Planlı, kurallı, kimlikli Antalya’’ diye başlayan haberin iki katı atık transfer istasyonu ile ilgili olduğunu görünce, heyecanım hayal kırıklığına dönüştü.

Bir de Altıntaş yöresindeki inşaatların bazı ruhsat işlemleri ile denetimlerinde, Antalyaspor için zoraki bağışlar alındığı söylentisi var. Yol, kanalizasyon gibi altyapı için kaynak eksikliğine çözüm için bu paralar alınsa bir dereceye kadar makul görülebilir. Bunun dışındakiler başka isimlendirilir…

Büyükşehir üst yönetimi bilmiyorsa öğrensin istedim. Biliniyor ve göz yumuluyorsa…