ANTALYA POLİSİ VE OPERASYONLARI
Akşam Gazetesi Akdeniz Bölge Temsilcisi Mustafa Kozak’ın Antalya’nın Zeytinköy bölgesinde yaşayan bağımlılarla ilgili çarpıcı haberi, toplumun nasıl bir tehlikeyle karşı karşıya olduğumuzun göstergesi..
Kozak aslında, bu dramı haberleştirerek, toplumu içte içe kemiren bir yaraya parmak basmaya çalıştı. Uyuşturucu suiistimali insanlık tarihinden beri var olan bir konu. Alınan tüm tedbirlere rağmen madde
bağımlılığı tüm dünyanın küresel bir sorunu olamaya devam ediyor.
Talep azaltma çalışmaları tüm ülkelerin birinci hedefi. Vurgu yapmak istediğim alan başka. Tabiri caizse, kamuoyunda uyuşturuculara bağlı maddelerle ilgili olarak maalesef yoğun bir bilgi kirliliği mevcut. Uyuşturucu madde suiistimali ile ilgili yazılıp çizilen konular çok nazik ve hassas bir mevzuu. Sözümüz, meclisten
dışarı. Bu haberden sonra yazılan yorumlar ve eleştiriler çok insafsızca ve kasıtlı. Art niyetli yaklaşımlar içeriyor. Yapıcı da değil. Bu konuyla ilgili internet sitelerinde yazıp çizen ya da etrafta konuşanlar,
bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak gibi yanlış algılara sebep olabiliyorlar. Bu tür olumsuz yaklaşımlar, sadece Polisin moral ve motivasyonu olumsuz etkilemekle kalmaz, vebali de ağırdır. Uyuşturucuyla mücadeleyi sadece Polise fatura etmek hangi akıla ve vicdana sığar. Oysa, uyuşturucu bağımlılığı toplumsal bir kültürdür.
Hatta bağımlıların kendi aralarında kullandıkları bir dilleri ve üslupları var. Konunun başında bunu belirtmekte fayda var.
Tabiri caizse bu hassas konuda bilen de konuşuyor, bilmeyen de. Bu da bir takım önyargıların oluşmasına sebep olmakta. Bunun da acilen düzeltilmesi gerekiyor. Bilimsel bir gerçeğin altını çizmek gerekirse, uyuşturucu madde suiistimali sadece Polisiye tedbirlerle önlenebilecek bir sorun değil. Uyuşturucunun sosyal, kültürel ve toplumsal boyutlarını aklıdan çıkarmamak aynı zamanda vicdani bir ödev. Bilgiyle donatılan, sporla
teşvik edilen, ergenlerin bu tuzaklara kolay kolay düşmeyeceklerini biliyoruz. Bağımlılıkla mücadelede ailelere, okullara, eğitmenlere ve toplumun tüm kesimlerine büyük ödevler düşüyor. Uyuşturucu ile ilgili olumsuz sonuçları değerlendirirken topu sadece Polise atıp, faturayı sadece ve sadece Polise kesmek, Polisi günah keçisi ilan etmek en kolay, en zahmetsiz ve en sonuç getirmeyecek olanıdır.
Birleşmiş Milletler, son yıllarda narkotik suçluları araştırma komisyonu madde suiistimali ile mücadele eden Türk Polisinin narkotik alandaki başarılarını tüm dünyaya örnek gösteren raporları mevcuttur. Bu Polisimiz için ayrı bir övünç kaynağıdır. Hatta tüm Avrupa’da ele geçirilen uyuşturucuların toplamından fazlasını sadece ülkemizde ele geçiren Türk Polisi bu konuda ne kadar kararlı ve azimli olduğunu ortaya çıkan sonuçlar zoymaktadır.
Zeytinköy’deki uyuşturucu olayına gelince, Antalya Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube ile Asayiş Şube Müdürlüğü son yıllarda Antalya ilinde bilhassa Zeytinköy bölgesinde son yıllarda büyük bir azim örneği göstererek, unutulmayacak ve tarihe geçecek anlamlı operasyonlara imza attılar. Tatil, bayram, izin demeden, hasta olma hakkını kullanmadan, sayıları binlerle ifade eden zehir satıcılarını adalete teslim ettiler. Ele geçirilen suç ve suç unsurları ayrı bir yazı konusu.
Bu övünç başta Antalya Emniyet Müdürü Sayın Dr. Ali Yılmaz’a aittir. Göreve geldiği ilk haftadan itibaren Zeytinköy ‘deki duruma el atarak bölgenin MR’ını çekip, karış karış gezdi. Orada yaşayan halkla bire bir görüştü. Ekipler geceli gündüzlü devriye gezerek giriş ve çıkışları kontrol altına aldı. Toplum Destekli Polis birimleri sokak aydınlatmalarından tutun, bölgenin demografik yapısı hakkında bir çok kamu yararı sağlayan sonuçlar sağlandı. Uyuşturucu arz ve talebini azaltmada epey uzun bir yol kat etti. Gecesini gündüze katarak sabahlara kadar projeler üreterek, bölgenin rehabilitasyonu için hemen hemen tüm kesimlerle ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliğine gitti.
Gençlerin ve çocukların her türlü suiistimale maruz kalmaması için eğitici ve bilinçlendirici çalışmaları sayesinde sokakta dilenen ve çalışan çocuk sayısı neredeyse sıfıra indi. Uzun vadede anlamlı sayılabilecek çalışmalara imza attı. Bilhassa geleceğimizin teminatı olan çocukların sokaktan kurtarılmasıyla önündeki çalışmaları ve tespitleri birçok çocuğun suiistimalden kurtulmasını sağladı. Hazırladığı projeler saygın sosyal kuruluşlardan ve STK’lardan ödüller alarak ne denli akademik ve gerçekçi bir çalışma olduğunu kamuoyuna
deklare etmiştir. İlahi adalet tecellisi kabul edebileceğimiz bir zamanlama olarak ( 4 Haziran 2011 ) günü Hürriyet Gazetesi yazarlarından Yalçın Bayer, Antalya Polisinin disiplinli ve kamu huzuru için fedakârdan başarılarını ve kentte sağladığı esenlik ve asayişine vurgu yapıyordu.
REKLAM ALANI
Yazarın Son Yazıları
Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum