Antalya’nın istekleri!..
İnternet gazetelerinden Antalya haberlerini okuyorum, bir taraftan televizyonu izlemeye çalışıyorum.
Öne çıkan haberlerden biri, esnaf istekleri. Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (AESOB) Başkanı Adlıhan Dere, bu amaçla Ankara’ya gitmiş, görüşmeler yapmış. Esnafa verilen hibe desteğinden faydalanamayanların isteklerini iletmiş, 1 Haziran’da istisnasız tam açılma verilmesini istemiş.
Televizyonda AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Akşener’le ilgili sözleri tartışılıyor. “Gelin hanıma gayet güzel ders veriliyor. Yine dua et ki gelin hanıma çok ileriye gitmeden ders verdiler… Daha neler olacak neler… Bunlar iyi günler” demişti ya. Özellikle tehdit içeren ‘‘Bunlar iyi günler’’ cümlesi üzerinde duruluyor…
İnternette bir başka Antalya haberine geçiyorum!
Antalya Ticaret Borsası mayıs ayı meclis toplantısı yapılmış. ATB Başkanı Ali Çandır yine feryat figan uyarıyor…
‘‘Antalya’da ekonomik afet yaşandığını’’ tekrarlıyor, tarım ve turizmdeki sıkıntıları, buğdaydaki verim kaybını, dünya gıda fiyatlarındaki artışı anımsatıyor. ‘‘Tarımsal varlığımıza artık gözümüz gibi bakmalı, korumalı ve geliştirmeliyiz. Bilim insanlarının ifade ettiği gibi medeniyet tarımdadır’’ diyor. Tarım arazilerine yönelik tehditlere bir kez daha dikkati çekiyor!..
Televizyonda ses değişiyor. Taksim’de cami açılışı veriliyor; ‘‘…ezanlarımızı susturmaya, bayrağımızı indirmeye kimsenin gücü yetmeyecektir…’’
Bir başka programa geçiyorum. KRT’deki ‘‘Bakış Açısı’’nda emekli Büyükelçi Haluk Ilıcak konuk. ‘‘Türkiye’nin uluslararası itibarı’’ konuşuluyor. Büyükelçi Ilıcak şu manalarda bir şeyler söyledi:
‘‘Üyesi olduğunuz Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını uygulamıyorsunuz, alt mahkeme Anayasa Mahkemesi kararına uymuyor, Anayasa Mahkemesi’ne ayar vermeye kalkılıyor, Önderlik ettiğiniz İstanbul Sözleşmesi’nden bir kararnameyle çıktığınızı açıklıyorsunuz…
Böyle bir Türkiye dışarıdan nasıl algılanır. Hukuk yok. Siz yüzde 19 faiz veriyorsunuz. Yatırımcı yüzde 2 faize gidiyor. Bir anlaşmazlık olsa kararına güvenebileceği mahkemeler görmüyor. Tahkim olarak Londra mahkemeleri var ama yıllar alan davalarla uğraşmak istemiyor…’’
Türkiye’ye turist gönderen ülkeler, vatandaşlarına ‘‘Türkiye’ye gidecekseniz siyasi mesaj atmayın’’ türünden uyarılar gözümün önünden geçti.
Ruhuma daral geldi, kafam karıştı!
‘‘Acaba’’ dedim, ‘‘Ankara’dan yeni kredi, taksit öteleme, vergi erteleme gibi şeyler mi talep etmeli… Yoksa daha çok hukuk, daha çok demokrasi, şatafatsız itibar mı istemeli…’’