ARD Sigorta Aracılık Hizmetleri





















ARD Sigorta Aracılık Hizmetleri

Bu hâl, ne hâldir!

Yayınlama: 11.03.2021
Düzenleme: 02.08.2021 13:37
641
A+
A-

Geçen yıl 15 Şubat’ta kendi kendimize başlattığımız sokağa çıkma kısıtlamasında 13 ayı doldurduk. İzole biçimde bisiklet kursuna gidip gelmem ve Güzeloba sınırları içindeki günlük yürüyüşler hariç, bu sürede çarşıya çıkma sayım ayda biri bulur mu bilmiyorum.

İlk kez iki gündür üst üste şehir merkezindeydim. Vergi için Maliye’ye (Antalya Defterdarlık), toplu ulaşım kartı vizesi için Antalya Kart Merkezi’ne gittim.

Benim şehir gezileri biraz teftiş gibi olur. Nerelerde, ne gibi değişiklikler var bakarım; çirkinlik ve güzellik adına durumu gözlemlerim.

Bu kez de öyle oldu.

Yüzüncü Yıl Bulvarı’nın büyük kesiminde yürüdüm, Doğugarajı çevresinde gezdim. Güzeloba ile şehir merkezi arasındaki Özgürlük, Bülent Ecevit, Avni Tolunay, Sinanoğlu, Barınaklar ve Tekelioğlu bulvarlarını otobüsle geçerken dikkatle gözlemledim.

Emniyet şeritlerinin tamamı otopark olmuş gibi, işgal altında. Bazı yerlerde kaldırımlar da aynı durumda. Sanki bir yıl önce bu kadar değildi.

Bu kadarı da olmaz dedirten işgallerden biriyle Yüzüncü Yıl Bulvarı’nın Varlık Mahallesi kesiminde, 185’inci Sokak girişinde karşılaştım. Bulvardaki kaldırımda yürüyorum, sokak başına gelince fotoğrafta görüldüğü gibi, yaya yolunun iki araçla kesildiğini gördüm. Ya caddeye iniyorsunuz ya da yandaki binanın boşluğundan sokak girişine geçip oradan kaldırımın devamına ulaşıyorsunuz.

Araçlara baktım, geçici bir durum mu diye. Merkezi o noktada bulunan bir firmanın görev araçları. Aynı araçlardan sokakta en az 8-10 tane daha var.

Hangi yetkili, ne zaman Antalya ile ilgili olarak konuşsa ‘‘burasının turizm merkezi, Türk turizminin başkenti, ülkenin dış dünyaya açılan penceresi’’ olduğundan dem vurur.

Ben de ‘‘Burası turizm kenti, en azından şu kaldırımlar açık tutulmalı. Turist nerede, nasıl yürüyecek. Bu perişanlığı yaşayan biri, başkasına nasıl anlatacak? Bu şehrin ‘önemli’ yetkilileri bunu hiç mi görmüyor’’ diye söylendim.

Sonra, emniyet şeritlerinin açık olduğunu ve bisikletlilerin kullandığını, yaratacağı hareketliliği düşündüm.

Ertesi gün, özel bisiklet yolu da olan Rauf Denktaş Bulvarı’nda yürürken, aşağıdaki fotoğrafta görülen manzara ile karşılaştım…

Bir Aşık Mahzuni Şerif türküsü tutturup yürüdüm gittim…

‘‘Dokunma keyfine yalan dünyanın,
İpini eline dolamış gider, dolamış gider…’’

 

REKLAM ALANI
Yazarın Son Yazıları
Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.