Doktoru dinledik, ‘uyuz’u sevdik

Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Dr. Adnan İş, ANŞOYAD’ın haftalık söyleşi programında uyuzla ilgili sunum yaptı. Dr. İş ‘‘Uyuz genellikle korkunç bir hastalık olarak düşünülür. Oysa biz doktorların en sevdiği hastalıktır’’ dedi ve öyle bir anlattı ki, salondakiler şaşırarak dinledi…
Başlığı okuyunca bazılarınızın ‘‘ayy’’ diyerek yüzünü buruşturduğunu, bazılarınızın kaşınmaya başladığını görür gibiyim. Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Dr. Adnan İş’i dinleyene kadar, uyuz konusunda benim tepkim de benzer şekilde oluyordu. Uyuz olmuş hayvan gördüğüm zaman geçtiği yere bile basmaya çekiniyordum.
Antalya Şair Ozan Yazar Folklor Tiyatro Ressam ve Bestekârlar Kültür Derneği’nin (ANŞOYAD), haftalık söyleşi programında Dr. Adnan İş’i dinleyince, salondaki herkes gibi ‘‘Vallahi uyuz olasım geldi’’ demekten kendimi alamadım.
BU YIL FAZLA VAKA GÖRÜLDÜ
ANŞOYAD’ın her hafta bir konuda uzman veya uzmanları ağırladığı söyleşi programına 20 Şubat’ta Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Dr. Adnan İş konuk edildi. ANŞOYAD Başkanı Şükrü Erciyeslioğlu, Dr. Adnan İş’i takdim etti.
Uzman Dr. Adnan İş, bu yıl fazla görülen ve hatta ‘‘salgın mı var’’ endişesine neden olan ‘‘uyuz’’ hastalığı konusunda sunum yaptı ve soruları yanıtladı. Fakat uyuz hastalığını ve bu rahatsızlığın nedeni olan uyuz böceğini öyle bir anlattı ki sormayın.
İNSAN DERİSİNDE YAŞAYAN BİR BÖCEK
Dr. Adnan İş, ‘‘Uyuz, hemen herkese korkunç gelir. Oysa biz doktorları en sevdiği hastalıktır. Keşke her hastalık uyuz gibi olsa’’ diyerek sunuma başladı. ‘‘Fakat uyuzun iyi anlaşılması için önce insan derisi hakkında kısa bir bilgi vermeliyim’’ dedi. Ekrana küp şeklinde bir kesit yansırken, özetle şu bilgileri verdi:
‘’Derimiz sadece vücudumuzun örtüsü değil, en büyük organımızdır. Bir insanın ağırlığının yaklaşık yüzde 15’i deridir. Bu gördüğünüz büyütülmüş bir deri kesitidir.
En üstte gördüğünüz kesim en ince tabakadır ve uyuz böceği bu tabakanın altına yerleşir.’’
GÖRÜNTÜSÜ VE ADI SEVİMLİ GELDİ!
Sonra ekrana uyuz böceğinin büyütülmüş görüntüleri yansıdı. Dr. Adnan İş de ‘‘Uyuz neden olan bu böcektir. Evimizde vücudumuzda milyonlarcası bulanan akarlardan biridir’’ dedi ve özelliklerini şöyle sıraladı:
- İnsan vücuduna dıştan gelen ve insanı konak olarak kullanması zorunlu (ektoparazitoz) olan akarlarda; ‘‘Sarcoptes scabiei varyete hominis’tir. İspanyolca ve kulağa da hoş gelen bir isim.
- Tüm yaşam siklusu (döngü) insanda geçer. Yani insan vücudunda ürer, yaşar.
- Sarkopt, etkesen demek. Sarkopt (sarc=et, copt=kesen).
- Karın kısmı yassı, sırt kısmı hemisferik (yarım küre), beyazımsı renkte, gözsüz, dört çift çok kısa bacağı bulunan, oval bir akardır. Erkekleri 0.2 x 0.15 mm; daha büyük olan dişileri ise 0,4×0,3 milimetredir (mm).Çıplak gözle görülmesi mümkün değildir.
- Cilt yüzeyi üzerinde çoğalırlar daha sonra içine girer ve yumurta bırakırlar. Bu ciltte kaşıntılı, kırmızı bir döküntü oluşturur.
- İnsan derisi dışında normal koşullar altında ancak 2 – 3 gün yaşayabilirler.
- Erkek sarkopt döllenme işleminden sonra, dişi sarkopt da yumurtlama işlemi bitince ölürler. Yumurtadan çıkan larvalar tünelin tavanını delerek olgunlaşmak için deri yüzeyine çıkarlar.
- Uyuz böceği; zıplayamaz, uçamaz ve çok yavaş bir sürünme hareketi ile yer değiştirir.
HAYVANDAN İNSANA, İNSANDAN HAYVANA GEÇMEZ
Kedi, köpek at ve kuşlar da uyuza yakalanır. Fakat bu hayvanlardaki uyuz etkenlerinin türleri insanlardakinden farklıdır ve insanda çoğalamazlar. Bu nedenle insanlara bulaştığında ciddi semptomlara yol açmadan ölürler. Özetle uyuz olmuş bir hayvandan insana uyuz bulaşmaz, uyuz bir insandan da bir hayvana uyuz bulaşmaz. Bu uyuz türlerini şöyle sıralayabiliriz:
- Sarcoptes scabiei varyete cati (Kedi uyuzu)
- Sarcoptes scabiei varyete canis (Köpek uyuzu)
- Sarcoptes scabiei varyete equi (At uyuzu)
- Sarcoptes scabiei varyete avium (Kuş uyuzu.)
- Sarcoptes scabiei varyete ovis (Koyun uyuzu)
- Pediculoides Ventricosus (Arpa–hububat uyuzu)
YILDA 300 MİLYON KİŞİ UYUZA YAKALANIYOR
Salondaki hemen herkes şaşırmış halde, ‘‘yaa’’, ‘‘aaa’’ gibi ifadelerle bu durumunu dışa vururken, Dr. Adnan İş anlatmaya devam etti:
- Üstte anlattığım gibi, uyuz mikroskobik bir akarın insan vücudundaki yaşam döngüsünden kaynaklanan bir rahatsızlık. Kirlilik, zenginlik, fakirlikle bir ilgisi yok.
- Yılda dünya çapında yaklaşık 300 milyon kişinin uyuza yakalandığı bilinmektedir.
- Kalabalık yerlerde yaygınlığı artmaktadır ve salgınlar yapabilir.
- Kışın daha yaygın olarak görülmektedir, bunun nedeni kışın kalabalık ortamlarda daha uzun süre bulunma ve soğuk ortamda akarın daha uzun yaşayabilmesidir.
İNSANDAN İNSANA BULAŞMA YOLLARI
- İnsandan insana uzamış direkt temas yolu ile bulaşır. Kişisel eşyalar (yatak, havlu) yoluyla da bulaşma olmaktadır.
- Bulaşması için akarın olgunlaşıp deri dışına çıkması, yatağa veya bir eşyaya geçmesi, bir başkasının da o yatağa girmesi veya o eşyayı kullanması gerekir. Bu nedenle aile bireylerinde bulaşma çok daha kolaydır.
- El sıkışma gibi kısa süreli cilt temasının olduğu durumlarda bulaşma çok nadirdir.
- Uyuz böceği; zıplayamaz, uçamaz ve çok yavaş bir sürünme hareketi ile yer değiştirir. Bu nedenle bulaşması, birkaç ihtimalinin gerçekleşmesine bağlıdır.
- Konak (insan vücudu dışında 24-36 saat kadar yaşayabilir, soğuk havada ve nemli ortamda daha da uzun yaşayabilir.
UYUZ BELİRTİLERİ VE TEŞHİSİ
Uyuzun başlıca belirtisi gece kaşıntısı’dır. Uyuzda kaşıntı şiddetlidir ve genellikle geceleri kaşıntı şiddeti daha da artar.
- Böceğin bulunduğu yerde çizgi şeklinde tünel (sillion) vardır.
- Kaşıma nedeniyle farklı pek çok deri belirtisi (polimorfizm) bulunur.
- Kaşıntı; akarın kendisine, dışkısına ya da yumurtalarına karşı gelişen tip 4 aşırı duyarlılık reaksiyonu sonucu oluşur.
- Belirtiler böceğin geçmesinden (bulaşma) 3-6 hafta sonra ortaya çıkar.
- Daha önce uyuz ile karşılaşmış kişilerde belirtilerin ortaya çıkması, önceki duyarlanmaya bağlı olarak genellikle 1-3 gün içerisinde başlayabilir.
- Bazı hastalar yaygın ürtiker (deride kabarık, kızarık, kaşıntılı döküntüler) ile de gelebilir.
- Tanıda, etkenin bulunmasındaki güçlükler ve atipik klinik şekillerden (tipik olmayan belirtiler) kaynaklanan tanı güçlükleri olabilmektedir.
- Tanı, çoğunlukla hikaye ve lezyon dağılımının tanınması ile konur. Bunların başlıcaları şöyledir: Geceleri şiddetlenen kaşıntı, silionların (tünellerin) ve etkenin görülmesi, kaşıntılı erüpsiyonlar (döküntü) ve karakteristik lezyon (dokuda bozulma, döküntü vs) dağılımı, diğer aile bireylerinde de benzer bulgular görülmesi.
- Kesin tanı için testler yapılabilir. Bunları, deri kazıntısı, dermoskopi, adheziv bant testi olarak sıralanabilir.
- Şüphelendiğimiz hastalarda bu testlerin pozitif olması tanımızı kesinleştirir fakat negatif olması tanımızı dışlamaz.
- Gecikmiş tanı, huzurevleri, yetimhaneler ve kışlalar gibi toplu yaşanan yerlerde salgınlara neden olabilmektedir.
UYUZ BÖCEĞİNİN YERLEŞME BÖLGELERİ
Uyuz böceklerinin açtığı tünellerin (sillion) izleri (kızarık kabartı şeklinde) el bileklerinde, el parmak aralarında, aksilla (koltuk altı ve çevresi), gluteal bölge (bel altı, kalça), erkeklerde peniste, kadınlarda genital bölge sık görülmektedir.
Bel çevresi ve göbek etrafında da tutulumu (yerleşmesi) sık olarak görülür.
BÜYÜKLERDE VE BEBEKLERDE FARKLIDIR
Uyuz böceği erişkinlerde vücudun boyundan aşağıdaki bölgesinde görülürken bebeklerde ve küçük çocuklarda vücudun her bölgesine yerleşebilir.
- Bebeklerde avuç içi ve ayak tabanında sık görülmektedir.
- Küçük çocuklarda kafa tutulumu sıktır.
- Erişkin insanlarda sillion (tünel) gövdede nadir bulunurken yaşlılarda ve infantlarda (bebekler) sıklıkla görülebilmektedir.
- Çocuklardaki lezyonların erişkinlere göre inflamasyonu (iltihap) daha ağırdır ve sıklıkla veziküler (kese, kesecik) ve büllöz (kabarcık) lezyonlarla (doku bozulması, yara) seyreder.
KABUKLU UYUZ (Scabies Crustosa, Norveç Uyuzu)
Dr. Adnan İş, ‘‘uyuzun daha şiddetli seyreden ve aşırı bulaşıcı olan bir türü daha olduğunu, bunun ‘kabuklu uyuz’ olarak adlandırıldığını’’ söyledi ve şunları anlattı:
‘‘Kabuklu uyuz, ‘scabies crustosa’ ve ‘Norveç uyuzu’ olarak da bilinir. Daha şiddetli ve aşırı derecede bulaşıcı bir uyuz türüdür. Kabuklu uyuz olan insanlarda, binlerce akar ve yumurta içeren derin kabuklar oluşur.
Klasik uyuzun özel bir formu, aşırı deri kalınlaşması ile seyreder. Klasik uyuza nazaran kaşıntı yoktur ya da çok hafiftir.
Klasik uyuzun aksine baş ve ense dahil tüm vücudu saran kabuklar içinde çok miktarda akar bulunduğu için çok bulaşıcıdır ve epidemiler (salgın) yapar.
Kabuklu uyuzlar genellikle zayıf bağışıklık sistemi olan kişilerde gelişir. Ancak ben hekimlik hayatım boyunca kabuklu uyuz olmuş hiç hasta görmedim.
TEDAVİSİ EN KISA VE KOLAY HASTALIK
Dr. Adnan İş, uyuz hakkında bilgiler verdikten sonra tedavi yöntemlerini anlattı. ‘’Biz hekimlerin bu hastalığı çok sevdiğini söylemiştim ya, sevginin sırrı tedavide’’ dedi ve şöyle devam etti:
‘‘Bir ilaç veriyoruz; topikal permetrin (parazit öldürücü). Bu boyundan aşağı tüm vücuda sürülüyor, 8-14 saat bekledikten sonra yıkanılıyor. Yani akşam ilacı sürünüyor, sabah yıkanıp iyileşmiş olarak işinize gidiyorsunuz. Bu yüzden bu hastalığı seviyoruz. Düşünün nezle olsanız bile kaç gün çekiyorsunuz. Gerekliyse yardımcı tedaviler veriliyor. Ancak tedavi tüm aile bireylerine (belirti olmasa da) uygulanıyor. Tedavinin yanında şunlar yapılıyor:
- Ayrıntılı ev ve eşya temizliği yapılıyor.
- Uyuz böceği; bulaştığı yüzeylerde, kıyafetlerde, havlularda ve yataklarda 2-3 gün süre ile canlı kalır.
- Enfekte kişilerin 3 gün içinde kullanmış olduğu tüm eşyalar sıcak suda yıkanmalı ve kurutulmalı.
- Eşyalar yıkanamıyorsa plastik bir poşete hava almayacak bir şekilde konulup bir hafta bu şekilde bekletilmelidir.
Haber:Mustafa Kazım Aydın