ARD Sigorta Aracılık Hizmetleri





















ARD Sigorta Aracılık Hizmetleri

Korkutelili iş İnsanı Özgür Özbek ‘su tüm hakkıdır’ dedi ve ekledi

Korkutelili iş İnsanı Özgür Özbek ‘su tüm hakkıdır’ dedi ve ekledi
Yayınlama: 07.11.2025
10
A+
A-

Antalya iş dünyasının önde gelen isimlerinden olan Korkutelili iş insanı Özgür Özbek, altyapı çalışmaları süren Korkuteli Organize Sanayi Bölgesi’ne (OSB) su tahsisine yönelik eleştiri ve protestolara, sert sözlerle karşılık verdi.

Özbek, ‘‘Bazı siyasetçiler gerçekleri çarpıtıp göz ardı ederek, bu konuyu köylüler üzerinden fırsata çevirmeye çalışıyor. Tarım baş tacımızdır, köylü milletin efendisidir ama su halkındır, tüm toplumun hakkıdır’’ dedi.

Antalya’nın Korkuteli ilçesinde bu yıl alt çalışmalarına başlanan Organize Sanayi Bölgesi’ne su temini ilgili tartışmalar sürüyor. Tartışmalara Korkutelili iş insanı Özgür Özbek de katıldı, aleyhteki eleştirilerin ‘‘yersiz, tutarsız, politik amaçlı boş laflar’’ olduğunu söyledi.

Korkuteli Organize Sanayi Bölgesi (OSB) için Sülekler ve Taşkesiği yaylalarındaki su kaynaklarından faydalanılması kararı üzerine köylüler protesto eylemi yaparken, CHP milletvekilleri Cavit Arı ile Aykut Kaya da bu kararı ‘‘tarım ve hayvancılığı bitirecek’’ diye eleştirmişti.

Antalya iş dünyasının önde gelen isimlerinden olan Korkutelili iş insanı Özgür Özbek, ‘‘Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) kalkınmış bir Korkuteli, istihdam, üretim ve refah artışı için çok büyük fırsat olduğunu’’ söyledi; ‘‘Bunlara karşı çıkmak Korkuteli’nin geleceğine ihanettir” dedi.

Kendisinin sadece Korkutelili ve Korkuteli’nde iş yapan bir iş insanı değil, köklerine sıkı sıkıya bağlı bir memleket sevdalısı olduğunu belirten Özgür Özbek, medihaber.com.tr’ye konuştu. Özbek özetle şunları söyledi:

‘‘Üretmeden kalkınma olmaz’’

“Organize sanayiler bir ülkenin kaleleridir. Üretmeden kalkınamayız, olmaz. Korkuteli Organize Sanayi açıldığında en az 4 bin kişiye istihdam sağlayıp iş kapısı olacak. Gençlerimiz ata topraklarını bırakıp başka diyarlara göç etmeyecek, köylerimiz canlanacak. Buna kim karşı çıkabilir?

Kimse de açıktan karşı olduğunu söyleyemiyor ama baltalamaktan da geri durmayanlar var. OSB’ye su tahsisine yönelik eleştiriler, bu konuda koparılmak istenen kavga, ‘iztemezükcü’ yaklaşımın tipik örneğidir.

OSB’ye su tahsisinin tarım ve hayvancılığı bitireceğini söylemek, gerçeklerden uzak, abes, boş bir iddiadır.

Bir çiftçi 80 metreküp su kullanıyor, organize sanayi ise sadece 15 metreküp su istiyor. Üstelik burası ‘yeşil OSB’ kriterlerinde kurulmaktadır. Gri su sistemi, yağmur suyu depolama gibi çevreci çözümlerle minimum su tüketimi planlanmış durumda. Bu kadar düşük miktarda suya bile itiraz edenlerin niyeti çevre değil, siyasettir. Politik çıkarlar devşirmektir.”

“Su sadece çıktığı yerin değil, tüm toplumundur”

İş insanı Özgür Özbek, su kaynaklarının sahipliği üzerinden yapılan tartışmalara dikkati çekti, bu yaklaşımın çelişkili ve tutarsızlık olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Manay Köyü suyunu ASAT’a veriyor. Kırkpınar’da kurutulan gölün gözünden çıkan su Osmankalfalar’a akıyor. İmecik Dağı’ndan çıkan su Kumluca yaylası Söğütcuması’na gidiyor. Yani su, çıktığı köyün malı değil, tüm halkın ortak değeridir. Tarım baş tacımızdır, köylü milletin efendisidir ama su da tüm halkındır.

1970’lerde göller kurutulup köylüye dağıtılırken ‘bana az düştü’ diye bağıranlar, şimdi ‘suyumu vermem’ diye bağırıyor.

Tabii ki tarım yapalım, hayvancılık artsın, gençlerimiz köylerimize dönsün. El birliğiyle çalışalım. Ama bu ‘ben suyumu vermem’ diye Vandal bir yaklaşımla olmaz. Kavga etmek değil, bölgedeki su kaynaklarının doğru yönetilmesi gerekir. Doğru yönetilmesi halinde bölgenin tümüne çok rahat yetecek olan bu suyun paylaşımını bölücülük gibi görmek akılsızlıktır.”

Kendilerinin o bölgede aynı zamanda tarımsal üretim ve sanayi yatırımı yaptıklarını belirten Özbek, “Ben de o topraklarda nohut ektim, Korkuteliliyim. Hem tarım üreticisiyim, hem sanayiciyim. Tarım da yapılsın, hayvancılık da artsın. Gençlerimiz köylerine dönsün. Ama kalkınmayı engelleyerek bu topraklara iyilik yapamayız” dedi.

“Konuyu siyaset malzemesi yapmak ihanettir”

Özgür Özbek, bazı siyasilerin OSB konusunu siyasi malzeme haline getirdiğini söyledi, CHP Milletvekilleri Cavit Arı ve Aykut Kaya’yı isimlerini vererek, şu sözlerle eleştirdi:

“Benim bir Korkutelili olarak en çok üzüldüğüm şey, bazılarının bu meseleyi siyaset arenasına çevirmeleridir. Dün organize sanayi için rahmetli Ali Bahar ile birlikte poz verenler bugün köylüyü kışkırtıyor. Bu ne samimiyetsizliktir?

Cavit Arı ve Aykut Kaya bugün ‘yaylamızın kar yağdı armudu ne olacak’ diye soruyorlar. Yarın da gelip temel atma töreninde ön sırada olacaklar, iş insanlarını ziyaret edecekler. Bir insanın duruşu olur. Sen nereden bileceksin Korkuteli’nin kar yağdı armudunu?”

“Nerede bu duyarlılık mermer ocakları açılırken?”

OSB’nin ve yapılacak olan su tahsisinin çevreye zarar vereceği yönünde eleştiriler yapıldığını da anımsatan Özgür Özbek, ‘‘Burada bilinçli bir ihanet yoksa, başka bir tutarsızlık var’’ dedi ve şöyle devam etti:

“Mermer ocakları yapılırken neredeydiniz? Büyükköy yıllardır su sorunu yaşıyor, o zaman neden konuşmadınız? Korkuteli’nin gerçek sorunlarında ortada olmayanlar şimdi kalkınma yatırımlarına karşı çıkıyor. Bu akıl tutulmasıdır, tutarsızlıktır ya da Korkuteli’nin kalkınmasına, gelişmesine, geleceğine ihanettir.”

‘Siyaset mi, üretim ve refah mı?’

Türkiye’de üretim ve sanayi karşıtı refleksin yeni olmadığını da söyleyen Özbek,

“Bu zihniyetin abileri 1970’lerde Boğaziçi Köprüsü yapılırken de ‘doğayı bozuyoruz’ diyerek halkı sokağa dökmüştü. Bugün aynı anlayış, organize sanayiye karşı çıkıyor. Oysa Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi, her fabrika bir kaledir. Bizim kalelerimizi yıkmaya çalışanlara karşı dimdik duracağız” dedi.

Özgür Özbek ve Korkutelili hemşerilerine bir çağrıyla sözlerini noktaladı:

“Korkuteli olarak köylümüz de sanayicimiz de esnafımız da aynı gemideyiz. Birlik olmak, akıllı hareket etmek zorundayız. Bu topraklarda üretim yapmadan kalkınamayız. Suyu, emeği, doğayı koruyarak üretmek mümkündür. Ama her yatırıma ‘hayır’ diyerek Korkuteli’yi büyütemeyiz. Karşı çıkmadan önce ‘siyaset mi, üretim ve refah mı’ diye sorup düşünmeliyiz. Biz bu toprakların çocuğu ve sevdalısı olarak, Korkuteli için üretmekten, istihdam yaratmaktan, kalkınmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.”

Haber; Merkezi

 

REKLAM ALANI