Tetikçi ve gazeteci!-Yazar; Mustafa Kazım Aydın

Yayınlama: 25.01.2022
1.042
A+
A-

İktidar trolleri, ağız birliği etmişçesine Sedef Kabaş’a saldırıyor. ‘‘Sedef Kabaş tetikçi mi, gazeteci mi’’ diye başlıklar atılıyor.

Aslında Sedef Kabaş’ın nitelikli, yetenekli, üst düzeyde meslek eğitimli bir gazeteci olduğunu gayet iyi biliyorlar. Ama kendilerinin niteliği nitelikli gazeteciliğe yetmediği için…

Kabaş’ın haksız ve hukuksuz olarak gözaltına alınıp tutuklandığını söyleyemiyor, hakaret suçu işlemiş olma ihtimali (kesinleşmiş mahkeme kararı olmadığı için böyle yazdım) üzerinden saldırıp mesleğini sorguluyorlar.

Yazı işleri müdürlüğü yapmış, bu işi nedeniyle pek çok kez hakim karşısına çıkmış biri olarak söylüyorum.

Her meslekteki gibi gazetecilikte de hatalar olur; haberlerde suç unsurları gözden kaçırılabilir, eleştiride sınırlar aşılıp cezaya düşülebilir. Mahkeme karar verir, suç varsa cezası çekilir.

Gazetecilik ve tetikçilik ayrımı ise tanımlarla bellidir.

Şöyle bir bakalım…

‘‘Tetikçi’’ sözlüklerde özgün anlamıyla ‘‘Kiralık katil. Bir cinayette tetiği çekerek öldürme işini yapmak üzere tutulmuş olan kimse. Terör amaçlı cinayetlerde silahı kullanan kimse’’ diye tanımlar. Tetikçiyi geniş anlamda da ‘‘çıkar karşılığında biri veya birileri adına, birine veya birilerine yıpratma, sindirme, yaralama, yok etme amacıyla her türlü saldırıyı yapan kimse’’ diye tanımlayabiliriz.

Peki gazeteci kimdir?

Uluslararası Gazeteciler Federasyonu’na (IFJ – International Federation of Journalists) göre gazeteci, “asli, sürekli ve ücretli işi, bir veya birkaç yazılı veya görsel-işitsel kitle iletişim aracına yazı veya resimle katkıda bulunmak olan ve kazancının çoğunu böyle sağlayan kişi’’dir.

17 Nisan 2019 günü yapılan TGC Olağan Genel Kurulu’nda oylanarak kabul edilen Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’nde de gazeteci, görev ve sorumlulukları şöyle tanımlanır:

– TANIMI: Günlük yahut süreli, yazılı, görüntülü, sesli elektronik veya dijital basın ve yayın organında, kadrolu, sözleşmeli ya da telif karşılığı, haber alma, işleme, iletme veya görüş, fikir belirtme görevi üstlenen ve asıl işi ile başlıca geçim kaynağı bu olup, çalıştığı işletme ile ilgili yasalar karşısındaki konumu bu tanıma uygun olanlar gazetecidir.

– SORUMLULUĞU: Gazeteci; basın özgürlüğünü, halkın doğru haber alma, bilgi edinme hakkı adına dürüstçe kullanır. Bu amaçla her türlü sansür ve oto sansürle mücadele eder. Gazeteci, önce halka ve gerçeğe karşı sorumludur. Bu sorumluluk kamu otoriteleri ve işverenine olan sorumluluklarından önce gelir. Bilgi ve haber ile özgür düşünce, herhangi bir ticari mal ve hizmetten farklı olarak toplumsal nitelik taşır. Gazeteci, ilettiği haber ve bilginin sorumluluğunu üstlenir. Gazetecinin özgürlüğünün içeriğini ve sınırlarını, öncelikle sorumlulukları ile meslek ilkeleri belirler.

– TEMEL GÖREVLERİ: Gazetecinin temel görevler 17 madde halinde sıralanır; ‘‘Gazeteci; halkın bilgi edinme hakkı uyarınca, haber alma, yorum yapma ve eleştirme özgürlüğünü kullanırken kendi açısından sonuçları ne olursa olsun, gerçekleri çarpıtmadan aktarmak zorundadır’’ diye başlar ve…

‘‘Gazeteci, mağdurun, güçsüzün, yoksulun, ötekileştirilenin ve “sesini duyuramayanların” sesi olmakla yükümlüdür’’ diye biter.

Sedef Kabaş, basın yayın organlarına iş yapıp geçimini buradan sağlayan biri mi? Evet!

Demek ki gazeteci.

Bir merkezden veya birilerinden para alıp onlar adına, birilerine kara çalıyor mu? Hayır?

Demek ki tetikçi değil.

Birilerinin yönetim erki tarafından ‘‘mağdur edildiğini, güçsüz ve yoksul bırakıldığını, ötekileştirildiğini’’ düşünerek, yönetim erkini eleştiriyor, buna karşı fikrini beyan ediyor. Bu noktada eleştiri sınırını aşıp hakaret etmekle suçlanıyor. Peşinen suçlu kabul etsek bile, ‘‘gazeteciliğin temel görevleri’’nden birini yerine getirirken sınırı aşarak hata yapıyor.

Kabaş’ı tetikçilikle itham edenler, şimdi bu bilgiler ışığında, dönüp yaptıklarına ve yazdıklarına bakacak, sonra aynanın karşısına geçecek!..

 

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.