Kapanma ne getirip götürecek?

Bir furya ile ‘‘kapanmacılık oyunu’’nun kapanma sürecine girdik!

‘‘Kapanmacılık oyunu’’ dedim; çünkü tam kapanmanın ne olduğunu, nasıl uygulandığını dünyadaki örneklerinden gördük. Onlar tam kapanma ise bizimki, kapanır gibi olmaktan öteye geçemez.

Ayrıca son iki gündeki göç ve ahalinin stoklama için çarşı pazar koşuşturmasında yol açtığı yayılma, iki haftanın önleyeceği yayılmayı kesinlikle geçmiştir.

Ben, bu kapanmacılık oyununun Antalya’ya ne getirip götürdüğünü merak ediyorum?

Kapanma sürecini geçirmek için Antalya’ya ne kadar insan geldi, bunların ‘‘bulaş’’ı artırma olasılığı düşünülerek önlem alındı mı? Örneğin; ne kadarı otellere, ne kadarı kendi evlerine, ne kadarı bir başkasının yanına yerleşti? Malum, burası turizm kenti…

Salgının yayılmasıyla hiçbir ilişkisi olmadığı halde alkollü içki satışı yasaklandı. Bu karar, ‘‘Türkiye’de alkol yasaklandı’’ diye dünyaya yayıldı. Turizm kenti Antalya bu imaj zedelenmesini nasıl atlatacak? Şu an Antalya’da olan bir turist markete girip bir bira istediğinde ‘‘yasak’’ yanıtını alınca ne yapar, ne düşünür, ne anlatır? Mevcut rezervasyonlara etkisi ne olur?

Bir de İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu kararlarını okudum. İçişleri Bakanlığı genelgesinin tekrarı.  İlin özgünlüğünün dikkate alındığı izlenimi veren bir karar göremedim.

Bir örnek: Antalya’nın büyük kesimi, tehlike yaratmadan dışarı çıkıp yürümeye elverişli. Böyle bir olanak varken, sağlığı için hareket etmesi gereken insanları evlere tıkmak, onları daha büyük tehlikeye atmaktır. Bu tehlikeyi bertaraf edecek bir önlem alınabilirdi.

Bakanlığın genelgesinde güç vurgusu öne çıkıyor gibi geldi. Adeta, kamu otoritesinin şimdiye kadar sergilediği aymazlığı, ‘’84 milyon hepimiz suçluyuz’’ diyerek gizleme havası var.

Umarım, hiç değilse denetimlerde ölçü kaçırılmaz, ‘‘tam’’ denilse de yarım yamalak olan bu kapanma, toplumsal tansiyonu çıkarmaz…

NOT: Bu yazı yayına verildiği saatlerde alkollü içki satışı yasağının kaldırıldığı açıklandı. Hatadan dönülmesi iyi de çizilen imaj düzeltilebilir mi, oluşan güvensizlik giderilebilir mi; faturası ne olur bilmem…