RESTORAN VE CAFE ESNAFI ZOR DURUMDA!

Covid sürecinde, aşılama sayısı arttıkça normalleşmeye başlayacağız. Nitekim acil servislerde yoğunluk gittikçe azalıyor. İlk cemrenin havaya düşmesi ve havaların giderek ısınması da iyimser bir hava estirdi. Dünyada koronavirüs aşısı geliştirme çalışmaları yürüten şirket ve kurumlardan umut verici açıklamalar gelirken, uzmanlar “normale dönüş” konusunda, nüfusun çok büyük bir bölümünün aşılanması gerektiğini söylüyor. Esnaflarımızdan gelen yoğun istek üzerine bugünkü yazımı restoran ve cafe esnafına ayırdım.

Bilindiği üzere Korona virüs tedbirleri kapsamında alınan kararlara göre; restoran, lokanta, pastane, kafe, kafeterya gibi yeme-içme yerleri 10.00-20.00 saatleri arasında sadece paket servis ve gel-al hizmeti verecek şekilde açık. Saat 20.00’den sonra ise gel-al hizmeti olmuyor, sadece telefonla ya da online sipariş hizmeti verilebiliyor. Üzülerek belirtmeliyim ki,Restoran sahipleri çok zor durumda. Paket serviste üyelerden alınan yüksek komisyonlar nedeniyle sıkıntılar yaşandığını da biliyoruz.

Her esnafın paket servis durumu yok”  Vedat Derekaya da bir esnaf ve soruna dair şu açıklamalarda bulunuyor:  “Ben 25 yıldır yiyecek sektörünün içindeyim. Şu anda da kendi restoranı mı işletiyorum. Yaklaşık 1 yıl oluyor bu pandemi dönemi başlayalı. Yüzde 10 ile borçlandığımız krediyi yüzde 22 ile kapatmaya çalışıyoruz. Nereye kadar dayanabileceğimizi bunları bilmiyoruz. Çıkan en son yardım paketinde ciro bazlı değil, kar zarar bazlı bakılması gerekiyor.

Eğer bu şekilde ciro bazlı bakarlarsa hiç kimsenin bu parayı alma şansı yok. Zaten bahsedilen rakam 2 bin lira 40 bin lira arası. Birçok arkadaşımızın kirası aylık 80 bin ile 100 bin lira. Minimum ödenen kira 10 bin lira biz bu parayla ne yapabiliriz. Ne zaman açılacağız hiçbir veri yok ortada. Sadece bize bekleyin diyorlar, evet bekleyelim. Nasıl bekleyelim? Bizim 20 tane çalışanım var.  Üç tanesi bu sene evlendi ve çocuğu olan var. Biz elimizden geldiğince bunlar kaybetmesin kazançları düşmesin diye şu ana kadar kazançlarını aynı şekilde ödeyemeye çalıştık. Ama bu ay bir konuşma yapmak zorunda kaldık.

‘Arkadaşlar artık bitti, devletin verdiği ödemelerle geçineceğiz, yapacak başka bir şeyimiz kalmadı.’ Daha dün Ankara’da dört tane şubesi olan bir arkadaşımız sektörden çekildi. Ne yapacak. Birçok arkadaşımız paket servisini denedi ama olması. Çünkü bizim menülerimiz paket servisine uygun değil. Bu kadar da bir potansiyel yok ortada. Hangi birimize yetecek bu paket servisi veya gel al.”

“Biz açılmak istiyoruz, artık bir şey söylesinler bize”

Derekaya, devletten beklentilerini şöyle anlatıyor : “Şunda AVM’lerde ve her yerde görüyoruz HES kodu sosyal mesafe kurallarıyla müşteri alıyor. Daha dün bir AVM’ye gittim, çocuğun (AVM çalışanını kastediyor) söylediği 55 bin kişi giriyor buraya. Hangi denetim var. Yok. Bizler kapalıyız niye kapalıyız bunu bize anlatan yok. Yani sadece bu virüs restoranlarda mı bulaşıyor. Şimdi ne yapacağız. Bu sorunun cevabını bekliyoruz, biz ne yapacağız. En azından bizlerin kredileri 2 yıl ertelenmeli.

Vergi borçları bu ay da ilk taksitini ödeyeceğiz. Nasıl ödeyeceğiz. Ödemezseniz vergi yapılandırması iptal olacak bunların da bir yıl ertelenmesi lazım. Asıl kapamalar açtıktan sonra başlayacak. Çünkü elde avuçta hiçbir şey kalmadan bu işletmeleri tekrardan ayağa kaldırma şansı olmayacak birçok insanın. Bu süreç eğer bir ay iki ay daha devam ederse ben dahil olmak üzere söylüyorum artık açık restoran kafe bulmayacağız. Eğer bir iki ay daha bunlar açılmadığı sürece biz asla ve asla açamayız, geri dönemeyiz. Biz artık açılmak istiyoruz. Artık bir şey söylesinler bize.”